Kimler hatta?
Toplam 68 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 68 Misafir Yok
Sitede bugüne kadar en çok 73 kişi Salı Ekim 15, 2024 10:38 am tarihinde online oldu.
En son konular
Kasım 2024
Ptsi | Salı | Çarş. | Perş. | Cuma | C.tesi | Paz |
---|---|---|---|---|---|---|
1 | 2 | 3 | ||||
4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 |
11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 |
18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 |
25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 |
PEYGAMBER'İMİZİN(s.a.v) GÖÇMELERİNDEN DOĞAN ÜZÜNTÜLER
1 sayfadaki 1 sayfası
PEYGAMBER'İMİZİN(s.a.v) GÖÇMELERİNDEN DOĞAN ÜZÜNTÜLER
PEYGAMBER EFENDİMİZİN GÖÇMELERİNDEN DOĞAN ÜZÜNTÜLER
175- Hazret-i Peygamberin ahirete göçmeleri, ashab-ı kiram arasında pek büyük üzüntüler uyandırdı. O büyük Peygamberin ehl-i beyti ağlayıp sızlamaya başlamıştı. Hazreti Fatıme: "Ah babacığım!.." diye ağlıyordu. Hazret-i Aişe validemiz de, Peygamber Efendimizin yüksek ahlâkını ve büyük olgunluklarını anarak: "Eyvah! Şanı yüce o peygambere ki, dünyayı asla önemsemedi, ümmetinin günahlarını düşünerek bir gece olsun, döşeğinde rahat uyuyamadı. Müşriklerin her türlü eziyetlerine katlanarak asla ümitsizliğe düşmedi. Yoksulları ve zayıfları lütuf ve ihsanından mahrum bırakmadı," diye hazin hazin ağlıyordu. Diğer ashabı kiram ise konuşamaz bir halde kalmışlardı.
176- Hazret-i Ömer, Peygamberin âhirete göç ettiğine inanamaz bir halde idi. Sonra Hazret-i Ebû Bekir gelip Hazret-i Peygamberin yanına girdi. Peygamberin pak cismini örten örtüyü kaldırdı ve o pak vücudu öptü. "Ey Peygamber, senin ölümün de hayatın gibi güzel!.." diye ağladı. Ehl-i Beyt'e teselli vermeğe çalıştı. Sonra Mescid-i şerife gidip minbere çıktı. İnsanlara şöyle hitab etti:
"Ey insanlar! Kim ki Hazret-i Muhammed'e inanıyorsa, bilsin ki, o vefat etti. Her kim Yüce Allah'a tapıyorsa, bilsin ki Allah hayat sahibidir, ölmez." Sonra hiç bir peygamberin dünyada ebedî olarak kalmadığını söyledi. Dinlerinden döneceklerin asla Allah'a zarar veremeyeceklerini, İslâm dininde sebat göstereceklerin mükâfata kavuşacaklarını açıklayarak ashab-ı kiramın kendilerine gelmesini sağladı.
177- Ashab-ı kiramın bütün seçkinlerini Beni Saide'nin, sofasında topladılar. Biraz münakaşadan sonra Ebû Bekir Hazretleri ittifakla Hazret-i Peygambere halife seçildi. Ondan sonra Peygamber Efendimizin techiz ve tekfini tamamlanarak hastalığında yatmış olduğu hücrede (odada) gömüldü. Önce Hazret-i Peygamberin Ehl-i Beyt'i, sonra diğer erkekler, kadınlar, gençler ve köleler takım takım gelip teker teker namazını kıldılar. Vakit uzadı, ancak çarşamba gecesi seher vaktinde mübarek kabrine konularak saadet bahçesine gömüldü.
Allah'ın yardımı, mü'minlerin bağlılık ve teslimetleri her zaman O'nun ve O'nun yolunda gidenlerin üzerine olsun.
175- Hazret-i Peygamberin ahirete göçmeleri, ashab-ı kiram arasında pek büyük üzüntüler uyandırdı. O büyük Peygamberin ehl-i beyti ağlayıp sızlamaya başlamıştı. Hazreti Fatıme: "Ah babacığım!.." diye ağlıyordu. Hazret-i Aişe validemiz de, Peygamber Efendimizin yüksek ahlâkını ve büyük olgunluklarını anarak: "Eyvah! Şanı yüce o peygambere ki, dünyayı asla önemsemedi, ümmetinin günahlarını düşünerek bir gece olsun, döşeğinde rahat uyuyamadı. Müşriklerin her türlü eziyetlerine katlanarak asla ümitsizliğe düşmedi. Yoksulları ve zayıfları lütuf ve ihsanından mahrum bırakmadı," diye hazin hazin ağlıyordu. Diğer ashabı kiram ise konuşamaz bir halde kalmışlardı.
176- Hazret-i Ömer, Peygamberin âhirete göç ettiğine inanamaz bir halde idi. Sonra Hazret-i Ebû Bekir gelip Hazret-i Peygamberin yanına girdi. Peygamberin pak cismini örten örtüyü kaldırdı ve o pak vücudu öptü. "Ey Peygamber, senin ölümün de hayatın gibi güzel!.." diye ağladı. Ehl-i Beyt'e teselli vermeğe çalıştı. Sonra Mescid-i şerife gidip minbere çıktı. İnsanlara şöyle hitab etti:
"Ey insanlar! Kim ki Hazret-i Muhammed'e inanıyorsa, bilsin ki, o vefat etti. Her kim Yüce Allah'a tapıyorsa, bilsin ki Allah hayat sahibidir, ölmez." Sonra hiç bir peygamberin dünyada ebedî olarak kalmadığını söyledi. Dinlerinden döneceklerin asla Allah'a zarar veremeyeceklerini, İslâm dininde sebat göstereceklerin mükâfata kavuşacaklarını açıklayarak ashab-ı kiramın kendilerine gelmesini sağladı.
177- Ashab-ı kiramın bütün seçkinlerini Beni Saide'nin, sofasında topladılar. Biraz münakaşadan sonra Ebû Bekir Hazretleri ittifakla Hazret-i Peygambere halife seçildi. Ondan sonra Peygamber Efendimizin techiz ve tekfini tamamlanarak hastalığında yatmış olduğu hücrede (odada) gömüldü. Önce Hazret-i Peygamberin Ehl-i Beyt'i, sonra diğer erkekler, kadınlar, gençler ve köleler takım takım gelip teker teker namazını kıldılar. Vakit uzadı, ancak çarşamba gecesi seher vaktinde mübarek kabrine konularak saadet bahçesine gömüldü.
Allah'ın yardımı, mü'minlerin bağlılık ve teslimetleri her zaman O'nun ve O'nun yolunda gidenlerin üzerine olsun.
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Paz Tem. 31, 2011 12:01 am tarafından Misafir
» HZ.OSMAN (r.a)'IN HAYATI
C.tesi Ocak 29, 2011 2:36 am tarafından V@K@R
» ROMANTIZM DORUKLARINDA KAZI CALISMASI !
Salı Ara. 28, 2010 3:09 pm tarafından Bäbüsselam
» BU GÜN CUMA
Paz Ara. 19, 2010 8:55 am tarafından visal*1
» GELSEEYDİN SEVGİLİ
Paz Ara. 19, 2010 8:41 am tarafından visal*1
» iman (AMENTÜ)
Paz Ara. 19, 2010 8:33 am tarafından visal*1
» mübarek cuma günü
Paz Ara. 19, 2010 8:24 am tarafından visal*1
» dosta doğru
Paz Ara. 12, 2010 6:42 pm tarafından visal*1
» SENİ SEVİYORUM EFENDİM
Perş. Ara. 09, 2010 7:23 am tarafından visal*1