Kimler hatta?
Toplam 68 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 68 Misafir Yok
Sitede bugüne kadar en çok 86 kişi Cuma Kas. 22, 2024 6:06 pm tarihinde online oldu.
En son konular
Kasım 2024
Ptsi | Salı | Çarş. | Perş. | Cuma | C.tesi | Paz |
---|---|---|---|---|---|---|
1 | 2 | 3 | ||||
4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 |
11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 |
18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 |
25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 |
MOTOSIKLET KULLANIN ÖMRÜNÜZ UZASIN
1 sayfadaki 1 sayfası
MOTOSIKLET KULLANIN ÖMRÜNÜZ UZASIN
Özellikle son günlerde, motosklet kullandığım için kendimi çok şanslı hissediyorum. Bu günlerde İstanbul’un trafigi dayanılmaz bir hal aldı. Açıkçası, hergün otomobille işine gidip gelmeye çalışanlara acıyorum, ben buna katlanamazdım.
Her yıl boşa geçen 48 gün!
Ben sadece motosiklet kullandığım için günde ortalama 1 saat daha az trafikte geçiriyorum. Bakalım bu 1 saatin anlamı neymiş:
-Ortalama olarak uyanık geçirdiğimiz sürenin %6’sı demek.
-İş dışında geçirdiğimiz uyanık sürenin %16’sı demek.
-Başka bir deyişle, yılda toplam 15 tam gün (24 saatten) demek.
- Yılda toplam iş dışında geçirdiğimiz uyanık süre cinsinden, 48 gün demek. Yani 48 günlük iş dışı zaman demek.
Yukarıdaki gibi yorumladığınızda, trafikte boşa geçirilen zamanın ne kadar büyük boyutta olduğunu daha iyi anlıyor insan.
Kompleksleri bırakın, motosiklet kullanın!
Ben özellikle birçok üst düzey yöneticinin, vakitleri bu kadar değerliyken, trafikteki otomobillerinin içinde geçirdikleri bu zamanı nasıl kabullendiklerini anlayamıyorum. Avrupa’da benim tanıdığım bir çok üst düzey yöneticinin günlük yaşamlarının ayrılmaz bir parçası motosiklet. Bizim ülkemizde ise, motosiklet kullanımı ile ilgili bir imaj problemi olduğunu görüyorum. Varlıklı olmanın tek göstergesi lüks ve büyük otomobil olarak görülüyor sanki. Hatta, motosiklet kullananların bir kısmında da bu sıkıntı var genelde. Herkes kendi ihtiyacına en uygun olanı değilde, en büyük/lüks motosikleti almaya çalışıyor. Bunun sonucunda da, neredeyse sadece şehir içinde kullanılan, 1200cc hacimli motora sahip motosikletleri etrafımızda görüyoruz. Halbuki, birçoğuna makul ölçülerde bir scooter aslında yeter. Aman karizma çizilmesin :-)
Karizmamızı kişiliğimizle, davranışlarımızla ve yaptığımız işin kalitesi ile ifade ediyor olmamız gerektiğini ve artık başkaları için değil de, kendimiz için yaşamamız gerektiğini düşünüyorum.
İstanbul’da toplu taşımanın yaygınlaşması için önemli adımlar atılsa bile, bu adımların sonuçlarının alınması içinen az 3-5 yıl, muhtemelen 10 yıl gibi bir süre gerekmekte. Bu süre boyunca, otomobil sayısının ve kullanımının artmaya devam edeceğini varsayarsak, şehiriçi trafiğin kısa sürede tamamen kilitlenmesine de az zaman kaldığını düşünüyorum.
Motosikletten korkmayın!
Ben 4-5 yıldır, yaz/kış motosiklet kullanmaya devam ediyorum. Geçtiğimiz yıl sadece 10-15 gün, yol üzerinde kar/buz olduğunda motosikletimi kullanmadım. Motosiklet kullanmanın güvensiz olacağını düşünüyorsanız, bunun sizin davranış şeklinize de bağlı olduğunu unutmayın. Eğer, direksiyon başında kendinize hakim olabilen, sakin bir yapınız varsa, motosiklet kullanabilirsiniz. Her zaman kask ve diğer güvenlik malzemesini kullanmanız gerektiğini unutmamak şartı ile tabii.
Her yıl boşa geçen 48 gün!
Ben sadece motosiklet kullandığım için günde ortalama 1 saat daha az trafikte geçiriyorum. Bakalım bu 1 saatin anlamı neymiş:
-Ortalama olarak uyanık geçirdiğimiz sürenin %6’sı demek.
-İş dışında geçirdiğimiz uyanık sürenin %16’sı demek.
-Başka bir deyişle, yılda toplam 15 tam gün (24 saatten) demek.
- Yılda toplam iş dışında geçirdiğimiz uyanık süre cinsinden, 48 gün demek. Yani 48 günlük iş dışı zaman demek.
Yukarıdaki gibi yorumladığınızda, trafikte boşa geçirilen zamanın ne kadar büyük boyutta olduğunu daha iyi anlıyor insan.
Kompleksleri bırakın, motosiklet kullanın!
Ben özellikle birçok üst düzey yöneticinin, vakitleri bu kadar değerliyken, trafikteki otomobillerinin içinde geçirdikleri bu zamanı nasıl kabullendiklerini anlayamıyorum. Avrupa’da benim tanıdığım bir çok üst düzey yöneticinin günlük yaşamlarının ayrılmaz bir parçası motosiklet. Bizim ülkemizde ise, motosiklet kullanımı ile ilgili bir imaj problemi olduğunu görüyorum. Varlıklı olmanın tek göstergesi lüks ve büyük otomobil olarak görülüyor sanki. Hatta, motosiklet kullananların bir kısmında da bu sıkıntı var genelde. Herkes kendi ihtiyacına en uygun olanı değilde, en büyük/lüks motosikleti almaya çalışıyor. Bunun sonucunda da, neredeyse sadece şehir içinde kullanılan, 1200cc hacimli motora sahip motosikletleri etrafımızda görüyoruz. Halbuki, birçoğuna makul ölçülerde bir scooter aslında yeter. Aman karizma çizilmesin :-)
Karizmamızı kişiliğimizle, davranışlarımızla ve yaptığımız işin kalitesi ile ifade ediyor olmamız gerektiğini ve artık başkaları için değil de, kendimiz için yaşamamız gerektiğini düşünüyorum.
İstanbul’da toplu taşımanın yaygınlaşması için önemli adımlar atılsa bile, bu adımların sonuçlarının alınması içinen az 3-5 yıl, muhtemelen 10 yıl gibi bir süre gerekmekte. Bu süre boyunca, otomobil sayısının ve kullanımının artmaya devam edeceğini varsayarsak, şehiriçi trafiğin kısa sürede tamamen kilitlenmesine de az zaman kaldığını düşünüyorum.
Motosikletten korkmayın!
Ben 4-5 yıldır, yaz/kış motosiklet kullanmaya devam ediyorum. Geçtiğimiz yıl sadece 10-15 gün, yol üzerinde kar/buz olduğunda motosikletimi kullanmadım. Motosiklet kullanmanın güvensiz olacağını düşünüyorsanız, bunun sizin davranış şeklinize de bağlı olduğunu unutmayın. Eğer, direksiyon başında kendinize hakim olabilen, sakin bir yapınız varsa, motosiklet kullanabilirsiniz. Her zaman kask ve diğer güvenlik malzemesini kullanmanız gerektiğini unutmamak şartı ile tabii.
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Paz Tem. 31, 2011 12:01 am tarafından Misafir
» HZ.OSMAN (r.a)'IN HAYATI
C.tesi Ocak 29, 2011 2:36 am tarafından V@K@R
» ROMANTIZM DORUKLARINDA KAZI CALISMASI !
Salı Ara. 28, 2010 3:09 pm tarafından Bäbüsselam
» BU GÜN CUMA
Paz Ara. 19, 2010 8:55 am tarafından visal*1
» GELSEEYDİN SEVGİLİ
Paz Ara. 19, 2010 8:41 am tarafından visal*1
» iman (AMENTÜ)
Paz Ara. 19, 2010 8:33 am tarafından visal*1
» mübarek cuma günü
Paz Ara. 19, 2010 8:24 am tarafından visal*1
» dosta doğru
Paz Ara. 12, 2010 6:42 pm tarafından visal*1
» SENİ SEVİYORUM EFENDİM
Perş. Ara. 09, 2010 7:23 am tarafından visal*1