Ümmet-i Muhammedin Forumu
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
Kimler hatta?
Toplam 72 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 72 Misafir

Yok

[ Bütün listeye bak ]


Sitede bugüne kadar en çok 83 kişi Cuma Kas. 22, 2024 5:46 pm tarihinde online oldu.
En son konular
» where buy TRAMADOL
SERVET-İ FÜNUN EDEBİYATI EmptyPaz Tem. 31, 2011 12:01 am tarafından Misafir

» HZ.OSMAN (r.a)'IN HAYATI
SERVET-İ FÜNUN EDEBİYATI EmptyC.tesi Ocak 29, 2011 2:36 am tarafından V@K@R

» ROMANTIZM DORUKLARINDA KAZI CALISMASI !
SERVET-İ FÜNUN EDEBİYATI EmptySalı Ara. 28, 2010 3:09 pm tarafından Bäbüsselam

» BU GÜN CUMA
SERVET-İ FÜNUN EDEBİYATI EmptyPaz Ara. 19, 2010 8:55 am tarafından visal*1

» GELSEEYDİN SEVGİLİ
SERVET-İ FÜNUN EDEBİYATI EmptyPaz Ara. 19, 2010 8:41 am tarafından visal*1

» iman (AMENTÜ)
SERVET-İ FÜNUN EDEBİYATI EmptyPaz Ara. 19, 2010 8:33 am tarafından visal*1

» mübarek cuma günü
SERVET-İ FÜNUN EDEBİYATI EmptyPaz Ara. 19, 2010 8:24 am tarafından visal*1

» dosta doğru
SERVET-İ FÜNUN EDEBİYATI EmptyPaz Ara. 12, 2010 6:42 pm tarafından visal*1

» SENİ SEVİYORUM EFENDİM
SERVET-İ FÜNUN EDEBİYATI EmptyPerş. Ara. 09, 2010 7:23 am tarafından visal*1

Kasım 2024
PtsiSalıÇarş.Perş.CumaC.tesiPaz
    123
45678910
11121314151617
18192021222324
252627282930 

Takvim Takvim

panolarimiz


SERVET-İ FÜNUN EDEBİYATI

Aşağa gitmek

SERVET-İ FÜNUN EDEBİYATI Empty SERVET-İ FÜNUN EDEBİYATI

Mesaj  Misafir Cuma Nis. 30, 2010 4:52 pm

SERVET-İ FÜNUN EDEBİYATI


Servet-i Fünun veya Edebiyat-ı Cedide devri, Türk edebiyatında 1860’tan beri devam eden Doğu-Batı mücadelesinin kesin sonucunu (Batı edebiyatının lehine) belirleyen aşamadır. Gerçekten yoğun ve dinamik çalışmalarla geçen bu kısa dönem sonunda Türk edebiyatı, gerek anlayış, gerek içerik, gerekse teknik bakımdan tamamıyla Batılı bir nitelik kazanmıştır.

Bu döneme Servet-i Fünun adının verilmesi bu edebi hareketin Servet-i Fünun dergisinde gerçekleşmesindendir.Adından da anlaşılacağı gibi önceleri “fen” konularını ele alan bu derginin yazı işleri müdürlüğüne Tevfik Fikret’in getirilmesiyle dergi, bütünüyle bir edebiyat dergisi haline gelir (7 Şubat 1896).

Divan edebiyatına karşı kurulmasına çalışılan Avrupai Türk edebiyatını ifade için kullanılan “Edebiyat-ı Cedide” (yenilikçi edebiyatçıları) teriminin bu harekete ad olması ise, hareketin bu terimi bütünüyle benimseyip, kendi hakkında da sıkça kullanmasındandır.

Bu hareketin 1901 yılında, Hüseyin Cahit Yalçın’ın Fransızcadan çevirdiği “Edebiyat ve Hukuk” adlı makalesinin II:Abdülhamit yönetimince kışkırtıcı bulunarak, derginin kapatılmasıyla son bulduğu kabul edilir.

(2. ABDÜLHAMİT HAN HZ.' ni bu dergiyi kapatmasından dolayı gerici olarak görmemek gerekir çünkü servet-i fünun dönemi edebiyatçıları ve özellikle tevfik fikret padişaha çokça hakaret eden eserler vermişlerdir ve Büyük Hakan i bu halde bile sanata duydukları saygıdan dolayı epey zaman sabretmişlerdir...)

GENEL ÖZELLİKLERi


1) “Sanat için sanat” ilkesine beğlıdırlar.

2) Cümlenin dize ya da beyitte tamamlanması kuralını yıkmışlar ve cümleyi özgürlüğüne kavuşturmuşlardır. Beyitin cümle üzerindeki egemenliğine son verirler. Cümle istediği yerde bitebilir.

3) Servet-i Fünuncular aruz ölçüsünü kullanırlar. Ancak aruzun dizeler üzerindeki egemenliğini de yıkarak, bir şiirde birden çok kalıba yer vermişlerdir.

4) Onlar “her şey şiirin konusu olabilir” görüşünü benimsemişler; fakat dönemin siyasal baskıları nedeniyle aşk, doğa, aile hayatı ve gündelik yaşamın basit konularına eğilmişlerdir.

5) Şiirde ilk defa bu dönemde konu bütünlüğü sağlanmıştır.

6) “Sanatkârâne üslup” ve yeni bir “vokabüler” (sözvarlığı) yaratma kaygısıyla oldukça ağır bir dil kullanmışlardır.

7) “Kafiye kulak içindir” görüşünü benimserler.

Cool Şiirde üç değişik biçim kullanmışlardır.

a) Batı’dan aldıkları “sone” ve “terza-rima”

b) Divan edebiyatından alıp, türlü değişikliklerle kullandıkları müstezat (serbest müstezat)

c) Bütünüyle kendi oluşturdukları biçimler

9) Şiirde olduğu gibi romanda da (devrin siyasal baskıları nedeniyle) sosyal konulardan uzak dururlar.

10) Romanda, romantizmin kimi izleri bulunmakla birlikte genel olarak realizme bağlıdırlar.

11) Romanda da dil ağır, üslup sanatkârânedir.

12) Roman tekniği sağlamdır.

13) Yazarlar daha çok yaşadıkları ortamı anlatma yoluna gittikleri için konular, İstanbul’un çeşitli kesimlerinden alınmalıdır.

14) Betimlemeler gözleme dayalıdır ve nesneldir.

15) Bu dönem sanatçıları, devrin siyasal baskıları nedeniyle gazetecilik, tiyatro gibi alanlara pek fazla eğilmemişlerdir.

Misafir
Misafir


Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön


 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz