Ümmet-i Muhammedin Forumu
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
Kimler hatta?
Toplam 1 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 1 Misafir

Yok

[ Bütün listeye bak ]


Sitede bugüne kadar en çok 73 kişi Salı Ekim 15, 2024 10:38 am tarihinde online oldu.
En son konular
» where buy TRAMADOL
PEYGAMBER EFENDİMİZİN(s.a.v) AHİRETE GÖÇ ETMELERİ EmptyPaz Tem. 31, 2011 12:01 am tarafından Misafir

» HZ.OSMAN (r.a)'IN HAYATI
PEYGAMBER EFENDİMİZİN(s.a.v) AHİRETE GÖÇ ETMELERİ EmptyC.tesi Ocak 29, 2011 2:36 am tarafından V@K@R

» ROMANTIZM DORUKLARINDA KAZI CALISMASI !
PEYGAMBER EFENDİMİZİN(s.a.v) AHİRETE GÖÇ ETMELERİ EmptySalı Ara. 28, 2010 3:09 pm tarafından Bäbüsselam

» BU GÜN CUMA
PEYGAMBER EFENDİMİZİN(s.a.v) AHİRETE GÖÇ ETMELERİ EmptyPaz Ara. 19, 2010 8:55 am tarafından visal*1

» GELSEEYDİN SEVGİLİ
PEYGAMBER EFENDİMİZİN(s.a.v) AHİRETE GÖÇ ETMELERİ EmptyPaz Ara. 19, 2010 8:41 am tarafından visal*1

» iman (AMENTÜ)
PEYGAMBER EFENDİMİZİN(s.a.v) AHİRETE GÖÇ ETMELERİ EmptyPaz Ara. 19, 2010 8:33 am tarafından visal*1

» mübarek cuma günü
PEYGAMBER EFENDİMİZİN(s.a.v) AHİRETE GÖÇ ETMELERİ EmptyPaz Ara. 19, 2010 8:24 am tarafından visal*1

» dosta doğru
PEYGAMBER EFENDİMİZİN(s.a.v) AHİRETE GÖÇ ETMELERİ EmptyPaz Ara. 12, 2010 6:42 pm tarafından visal*1

» SENİ SEVİYORUM EFENDİM
PEYGAMBER EFENDİMİZİN(s.a.v) AHİRETE GÖÇ ETMELERİ EmptyPerş. Ara. 09, 2010 7:23 am tarafından visal*1

Kasım 2024
PtsiSalıÇarş.Perş.CumaC.tesiPaz
    123
45678910
11121314151617
18192021222324
252627282930 

Takvim Takvim

panolarimiz


PEYGAMBER EFENDİMİZİN(s.a.v) AHİRETE GÖÇ ETMELERİ

Aşağa gitmek

PEYGAMBER EFENDİMİZİN(s.a.v) AHİRETE GÖÇ ETMELERİ Empty PEYGAMBER EFENDİMİZİN(s.a.v) AHİRETE GÖÇ ETMELERİ

Mesaj  V@K@R Perş. Nis. 22, 2010 11:08 pm

PEYGAMBER EFENDİMİZİN AHİRETE GÖÇ ETMELERİ

171- Peygamber Efendimiz, Veda haccından sonra ahiret hazırlıklarına başlamıştı. Hicretin on birinci yılı Sefer ayının son günlerinde şiddetli bir baş ağrısı ile ateşli bir hastalığa tutuldu. Hastalığı ağırdı; buna rağmen Mescid-i Saadete çıkıp bir hutbe okudu. Ashabı kirama çok yüksek bir ifade ile hitab etti. Onlara yüksek bir adalet ve fazilet ve bir hakseverlik dersi vermek için şöyle buyurdu:
"Ey insanlar! Her kimin arkasına vurmuşsam, işte arkam! Kalksın bana vursun. Her kimin bende alacağı varsa, işte malım! Gelsin alsın."
Kendisinden sonra, Arab Yarımadası'ndan müşriklerin çıkarılmasını emretti. Çevreden gelecek elçilere ikramda bulunulmasını öğütledi. Sonra ahiret âlemine göçeceğine işaret eden şu konuşmayı yaptı:
"Yüce Allah, kulunu, dünya ile kendisine kavuşma arasında serbest bıraktı. O kul da, O'na kavuşmayı seçti."


172- Peygamber Efendimizin hastalığı ağırlaşınca, Ensar "Acaba halimiz ne olacak?" diye endişelenmişlerdi. Bunu duyan, Peygamber Efendimiz, Hazret-i Ali ile, amcası Hazret-i Abbas'ın oğlu Fadl'ın kollarına dayanarak tekrar Mescid-i Şerife çıktı. Etkili bir hutbe okudu. Şöyle öğüt verdi:


"Ey İnsanlar! Benim vefat edeceğimi düşünerek telâşlanıyormuşsunuz. Hiç bir peygamber ümmeti arasında ebedî kalmadı ki, ben de sizin aranızda ebedî kalayım. Ey ensar! Size öğüdüm şudur: İlk muhacirlere hürmet ediniz ve onları gözetiniz. Ey Muhacirler! Size de öğüdüm şudur: Ensar'a güzel muamele yapınız. Ey insanlar! Günah, nimetin kaybolmasına sebep olur. Eğer insanlar Allah'ın emirlerine boyun eğerlerse, onların amirleri de öyle olur. İnsanlar âsi olursa, onların amirleri de böyle olur."


173- Peygamber Efendimiz hasta olduğu halde, her ezan okundukça Mescid-i Şerife çıkıyor, ashab-ı kirama imam olup namaz kıldırıyordu. Fakat göçmelerine üç gün kala, hastalığı arttı. Artık Mescide çıkamaz oldu. Ebû Bekir'e söyleyiniz, imamet etsin;" diye buyurdu.


Rebiülevvel ayının on ikinci pazartesi günü, Ebû Bekir Hazretleri ashab-ı kirama sabah namazını kıldırıyordu. Hazret-i Peygamber kendisinde bir kuvvet buldu, mescide çıktı. Ashabının saf saf olup ibadet ettiklerini görünce, bundan pek hoşlandı ve Ebû Bekir'e uyup namaz kıldı.


174- Ashab-ı kiram Peygamberimizin iyileştiğini sanarak çok sevinmişlerdi. Oysa ki, Peygamber Efendimiz namazdan sonra saadetli evlerine dönüp rahat döşeğine yattı. Artık Yüce Allah'ın manevî huzurlarına kavuşacakları zaman gelmişti. O güllerden daha tatlı olan mübarek yüzleri bazen kızarıyor, bazen sararıyordu. Alnından jaleler gibi ter damlaları serpiliyordu. Nihayet zeval vakti idi ki, birer hidayet yıldızı olan o güzel gözlerini semaya doğru kaldırdı: "Allah'ım! Beni en yüce dosta kavuştur," diye dua etti. Sonra da mübarek başları aşağıya doğru meylediverdi. Artık kutsal ruhu en yüksek mertebeye uçup gitti. (Sallallahu tealâ aleyhi ve sellem)

V@K@R
V@K@R

Mesaj Sayısı : 926
Kayıt tarihi : 01/04/10

http://www.ummetimuhammedinsesi.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz